“Atama furyası devam edecek, bizi takip edin. Yeni liste hazırlanıyor, gelişmeler sitemizde. İşte bir süredir söylediğimiz atamalar birebir gerçekleşti, bir tane bile sekmedi, aha da listesi. Gördünüz mü, hiç kimse bilemedi, biz bildik. Biz biliriz, size söylemiştik, bizden kaçmaz.” Sanki her biri gizli servis ajanı adamların.

MEB Personel Genel Müdürlüğü ile aynı ismi taşıyorlar, galiba bütün hüner burada. Eski bakanlardan biri bu siteyi bizim ismimizi kullanıyor diye kapatmıştı ve mahkemelik olmuşlardı.

Haber sitesi değil, bir alan adından ibaret suikast çetesi olan bu yapı, kirli yüzü ve alengirli ilişkileri nedeniyle  güvensizlik imajına sahip. Ancak bu kirli yanına rağmen bakanlığın içinden devşirdiği bilgi taşıyıcılar sayesinde şimdilerde "flaş site olma hevesi" ile Bakanlığın mahremine ifşa etmek suretiyle palazlanıyor. Ne hikmetse Bakanlık da bu sızıntının hesabını sormak yerine olup bitenleri seyretmekle yetiniyor.

Ancak kamuoyu bilir ki bazı sitelerle yatanlar şaşı kalkıyor bu alemde. Geçmişte neler yaşandı neler. İş şantaj, tehdit, ihale kovalamaca ve kirlenmelere kadar gidiyor sonunda. Devir değişince kartlar yeniden karılıyor, kirli çamaşırlar ortaya seriliyor, beraberken tutulan gizli arşivler dile geliyor. Neresinden baksanız bakın, ortada büyük bir yanlış var. Bilgilerimiz kime emanet diye soruyor insanlar. Bir zamanlar yargılanan bazı insanlar bugün nasıl oluyor da bu kadar gizli bilgilere ulaşabiliyorlar? Bunlar mı bilgilere ulaşıyor, yoksa içeride ajanları mı var? Kulak mı dinleme cihazı mı var bakanlıkta, nasıl oluyor bu?

Yakışmıyor bence, hiç yakışmıyor. Devlet ciddiyeti ile bağdaşmıyor. Peki, bakanlık söz konusu olunca mahir bu internet sitesi, neden rektör atamalarını Resmi Gazeteden önce yayınlayamıyor. Demek ki orada bir ciddiyet var, saygın bir devlet işleyişi var. Bu tiyatroya bir son verilmelidir. İçeride kulak varsa sökülüp atılmalıdır. Bilinçli bir servis etme durumu varsa bu işe son verilmelidir. Atamalar ciddiyet ve gizlilik içinde çalışılmalıdır. Yıllarını işine adamış saygın eğitim yöneticileri, haberciliğin yanından geçmeyen ve hiçbir ölçü ve ilkesi olmayan bu haysiyet cellatlarının elinde oyuncak olmaktan kurtarılmalıdır.

Gerekirse soruşturma açılmalı, aynı zamanda bakanlık çalışanı olan bu site sahipleri tespit edilmeli, hülleleri deşifre edilmelidir. Bu güne kadar işledikleri suçlardan dolayı hakim karşısına çıkarılmalı, haysiyetleri ile oynananların hesapları kendilerine sorulmalıdır.

A. Tanıl KARAKUŞ

Eğitimci Yazar